Kemah’ın kalbinde yükselen Gülabibey Camii, Akkoyunlu mirasının yaşayan sayfalarından biri. Kitabelerine göre 15. yüzyılda Akkoyunlu Kemah idarecisi Emir Gülabibey tarafından inşa edildi; 1837’de Hacı Bilal tarafından onarıldı. Ahşap direkleri ve tavanıyla taşın sağlamlığını buluşturan cami, çevredeki pek çok ibadethaneye model oldu. Otlukbeli Zaferi sonrası siyasal dengeler değişse de Gülabibey Camii, Kemah’ta şehir hafızasının simgesi olarak kaldı.
Kemah'ta Akkoyunlu mirası Gülabibey Cami, sadece bir ibadet mekanı değil, ahşabın zarafetiyle taşın sağlamlığını buluşturan bir başyapıt... Gülabibey Camii'nin en önemli tanığı günümüze kadar gelen kitabeleri. Üç kitabeden birine göre cami 15. yüzyılda Emir Gülabibey tarafından yaptırılmış. Diğer bir kitabe 1837 senesinde Hacı Bilal tarafından onarımdan geçtiğini kaydediyor.
Caminin banisi Emir Gülabibey Akkoyunlu Devleti'nin Kemah idarecisidir. Akkoyunlular daha sonra Otlukbeli Savaşı'nda Fatih Sultan Mehmed'e yenilerek bu civardan çekildi. Gülabibey Camii ise Akkoyunlu mirası olarak günümüze kadar ulaştı.
Ahşap direkleri ve ahşap tavanıyla öne çıkan Gülabibey Camii, civardaki camiler için de model oldu. Kemah köylerindeki camilerin neredeyse tamamı Gülabibey Camiinin küçük ölçekli bir çeşidi gibidir.
Kemah'ın en geniş harimli camisi olan Gülabibey Camii, ahşabın samimi ve davetkar görüntüsüyle Erzincan halkının misafirperverliğini yansıtıyor.
Bu mirası 16–18 Ekim 2025’te Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi’nde düzenlenecek Uluslararası Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşması Sempozyumu’nda tüm ayrıntılarıyla görebilirsiniz.
