Türkiye'nin deprem gerçeğiyle yüzleştiği bu dönemde, Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan'ın 2005 yılında hazırladığı Türkiye'nin yersarsıntısı açısından en ayrıntılı bölgelendirme haritası yeniden gündeme geldi. Güvenli yerleşim alanı seçimi konusunda kritik bilgiler sunan harita, ülkedeki en riskli ve en güvenli bölgeleri renk kodlarıyla ortaya koyuyor.
TÜRKİYE'NİN EN GÜVENLİ VE EN TEHLİKELİ YERLERİ
Prof. Dr. Ercan'ın uzun yıllar süren çalışmalarının bir ürünü olan harita, yerleşim yeri seçimi ve depreme karşı alınacak önlemler açısından önemli bir rehber niteliği taşıyor. Haritada kullanılan renk kodları ve anlamları şöyle:
BEYAZ Alanlar: Deprem odağı bulunmayan, sismik aktivitenin en düşük olduğu, yerleşim için en güvenli kabul edilen bölgeleri temsil ediyor. Bu alanlarda deprem riski minimum düzeyde.
YEŞİL Alanlar: Doğrudan deprem odağı olmasalar da, çevrelerinde (dolaylarında) meydana gelen depremlerden en çok etkilenen alanları gösteriyor. Zemin yapısı veya fay hatlarına yakınlık gibi faktörler nedeniyle bu bölgeler, komşu depremlerin sarsıntısını daha fazla hissedebilir.
SARI Alanlar: Deprem odağı olan, yani aktif (diri) fay hatlarının geçtiği, deprem üretme potansiyeli taşıyan sakıncalı yerleşim alanları olarak tanımlanıyor. Bu bölgelerde deprem riski belirgin şekilde daha yüksek.
KIRMIZI Alanlar: Yapılaşma açısından çok sakıncalı olarak nitelendirilen kesimleri işaret ediyor. Sulak alanlar, gevşek zemin yapısına sahip bölgeler, verimli tarım arazileri (yapılaşmaya açılmaması gereken) veya yeraltı boşlukları ile obrukların bulunduğu alanlar bu kategoride yer alıyor. Bu tür zeminler, deprem anında sarsıntının etkisini artırarak daha büyük hasarlara yol açabiliyor.
Prof. Dr. Ercan tarafından hazırlanan bu detaylı harita, Türkiye'nin hangi bölgelerinin deprem açısından daha güvenli, hangilerinin ise daha yüksek risk taşıdığını görsel olarak ortaya koyuyor. Özellikle kentsel dönüşüm, yeni yerleşim alanlarının belirlenmesi ve bireysel konut seçimleri gibi konularda dikkate alınması gereken önemli bir bilimsel çalışma olarak öne çıkıyor. Harita, deprem gerçeğiyle yaşamak zorunda olan Türkiye için alınması gereken önlemlerin ve doğru yer seçiminin hayati önemini bir kez daha vurguluyor.