Erzincan’ın Kemah ilçesinde bulunan ve milattan önce 205 yıllarına dayanan ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmış kadim bir geçmişe sahip olan Kemah, Kalesi ve tarihi dokusuyla artık turizme kazandırılması ve gerekli yatırımların yapılması şart oluyor

KEMAH KALESİ TARİHİ AKIŞI
Eski adı Gamakha olan Kemah; Doğu Anadolu Bölgesinin Yukarı Fırat Bölümünde kendi adını taşıyan bir boğazın güneybatısında yer alan engebeli bir arazide denizden 1053 metre yükseklikte kurulmuş olup, 2354 Km2. Olarak biliniyor.
Doğal yapısı gereği savunmaya çok elverişli olduğundan, eski insanlar tarafından ünlü Kemah Kalesi yapılmış. Kimler tarafından ve hangi tarihte yapıldığı kesin olarak bilinmemekle beraber, Milattan Önce 205 yıllarında Arzak Kralları tarafından yapıldığı tahmin ediliyor. Kemah Kalesi Ortaçağda Sasanilerle Doğu Roma İmparatorluğu arasında çekime konusu olmuştur Milattan sonra 638 yıllarında Halife Ömer'in Kumandanlarından İlyas Bin Camn'ın kuvvetleri daha sonra da Halife Ömer'in orduları Bizanslıları buradan çıkararak geçici olarak kaleye sahip olmuşlar. Müslümanlarda bu bölgeden Hazar Türkleri ve Gürcüler tarafından çıkarılmış. Kemah Kalesi 678-679 yıllarında Abbasilerin eline geçmiş. Bundan sonra Kemah Abbasilerle Bizanslılar arasında elden ele geçmiş, 750-751 yıllarında Bizanslıların hâkimiyetine girmiş.

1071 Malazgirt Savaşından sonra Anadolu kapıları Türklere açılınca Alparslan'ın Kumandanlarından Mengücek tarafından Kemah Türklerin eline geçmiş. Burada Mengücek Beyliği kalmış. İki yüz yıl ömürlü olan Mengücek Beyliği 1228 yılında Kemah'ı Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat'a bırakmak zorunda kalmış. 1230 yılında İlhanlılar Kemah'ı Selçuklulardan alarak 14. yüzyıla kadar Kemah'a hakim olmuşlar. 14. yüzyılın ilk yarısında İlhanlılar'ın zayıf düşmesinden Osmanlı egemenliğinin 16. yüzyılın başlarında kesin olarak yerleşmesine kadar Kemah sık sık el değiştirmiş. 14. yüzyıl sonlarında Osmanlı Devleti doğuya doğru genişlemeye başlayınca Kemah Burak Oğullarından Mutahharten'in elinde bulunuyordu.

1401 yılında sınırlarını genişleten Yıldırım Beyazit Mutahharten'in Timurdan ayrılarak kendisine bağlanmasını istemiş, fakat bu teklif kabul edilmemiş. Daha sonra Yıldırım Beyazit Erzincan Beyliğini almış, Mutahharten de teslim olmuş. Fakat Beylik doğrudan doğruya Osmanlı ülkesine katılmayarak Osmanlı egemenliğini kabul eden Mutahharten Bey yerinde bırakılmış, fakat askeri önemi büyük olan Kemah Kalesi Yıldırım Beyazıt tarafından alınmış. Timur Yıldırım Beyazıt üzerine sefere giderken Kemah Kalesini alarak Erzincan Beyine vermiş. Timur'un Orta Asya Seferinden sonra Kemah Akkoyunluların eline geçmiş.
1473 yılında Otlukbeli Savaşında Uzun Hasan'ın Fatih Sultan Mehmet'e yenilmesi üzerine Kemah Kalesi bir müddet yerli elebaşların elinde kalmış. 16. Yüzyılın ilk yarısında Safavilerin eline geçmiş. 19 Mayıs 1515 Cumartesi günü Yavuz Sultan Selim'in Kemah Kalesini fethetmesiyle Kemah Osmanlı Topraklarına katılmış. Bundan sonra bir daha Türk hakimiyetinden hiç çıkmamış.

Ünlü Türk Gezgini Evliya Çelebi 17. yüzyılda yazdığı Seyahatnamesinde Kemah Kalesine önemli bir yer vermiş ve kalenin sağlamlığını dile getirmiş.
Birinci Dünya Savaşında Ruslar Kemah Boğazına kadar gelmişlerse de bu boğazı geçemeyerek Erzincan'a çekilmek zorunda kalmışlar. Böylece Kemah Birinci Dünya Savaşında Ruslara karşı savunma hattı olmuş.
Muhabir: Mehmet Yaşar Çiçek