30 Nisan 1912’de Erzincan’ın Refahiye ilçesine bağlı İspidi Köyü’nde dünyaya gelen Yaşar Erkan, henüz çocuk yaşta ailesiyle birlikte İstanbul’a göç etti. Spora Kumkapı Güreş Kulübü’nde başlayan Erkan, kısa sürede yeteneği ve azmiyle dikkat çekerek Balkan şampiyonlukları yaşadı.
1936 yılında Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen Yaz Olimpiyatları’nda grekoromen stil 61 kiloda Türkiye’yi temsil eden Erkan, tüm rakiplerini mağlup ederek Türkiye Cumhuriyeti’ne olimpiyatlardaki ilk altın madalyayı kazandırdı. Bu tarihi başarı, sadece spor dünyasında değil, tüm ülkede büyük sevinç yarattı.
“Adın Artık Türk Spor Tarihine Geçti”
Yaşar Erkan’ın bu büyük başarısı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından da takdir edildi. Atatürk, Erkan’a gönderdiği telgrafta şu ifadeleri kullandı:
“Kendin küçüksün; ama memleket için önemli bir iş yaptın. Artık adın Türk spor tarihine geçti. Çok yaşa Yaşar!”
Bu başarı sonrasında Atatürk, Yaşar Erkan’a bir ev hediye etti ve kendisine “Erkan” soyadını bizzat verdi.
Sporun ve Ahlakın Simgesi
Aktif sporculuk hayatının ardından uzun yıllar milli takıma güreş antrenörlüğü yapan Erkan, aynı zamanda terzilik mesleğini de sürdürdü. Mütevazı yaşamı, spor ahlakı ve örnek kişiliğiyle genç kuşaklara ilham veren Erkan, Türk güreşinin gelişiminde de önemli rol oynadı.
18 Mayıs 1986 yılında 74 yaşında İstanbul’da hayatını kaybeden Yaşar Erkan’ın kabri Zeytinburnu Merkezefendi Mezarlığı’na defnedildi. Anısını yaşatmak adına memleketi Erzincan’da bulunan spor salonuna “Yaşar Erkan Spor Salonu” adı verilerek ismi ölümsüzleştirildi.
