Zekat nedir?

İslam dini, ekonomik dengeyi, toplumsal birliği, beraberliği ve dayanışmayı önemseyen bir inanç sistemidir. Bu çerçevede, zenginlerin malının bir kısmını yoksullara ve ihtiyaç sahiplerine dağıtarak toplumsal refahın ve adaletin sağlanması amaçlanır. İslam dini, maddi durumu iyi olan kişileri zekat vermeye teşvik eder ve bu ibadeti bir yükümlülük olarak belirler.

Zekat, malın belirli bir yüzdesinin, belirli şartları taşıyan kimselere verilmesini içerir. Kimlere ve ne kadar verileceği, hangi malların zekata tabi olduğu gibi hususlar İslam kurallarına göre açıkça belirtilmiştir ve bu kurallara uyulması gerekmektedir.

Peki camiye ya da hayır kurumuna zekat verilir mi?

Zekatın verileceği yerler Kuran-ı Kerim'de açıkça belirlenmiştir. Buna göre, zekatın verileceği kimseler; fakirler, miskinler, zekat toplama işiyle görevlendirilen memurlar, kalpleri İslam'a ısındırılmak istenen kimseler, kölelerin azat edilmesi için gerekli olanlar, borçlular, Allah yolunda cihad edenler ve yolda kalmış olanlardır (et-Tevbe, 9/60).

Bu nedenle, zekatın verileceği yerler Kuran-ı Kerim'de açıkça belirlenmiş olup, Allah'ın belirlediği yerler dışında zekatın başka kurumlara verilmesi caiz görülmemektedir. Dolayısıyla, zekatın camiye, Kuran kursuna veya hayır kurumlarına verilmesi uygun görülmemektedir.

Diyanet İşleri Yüksek Kurulu'nun 12 Temmuz 2017 tarihli bir kararı, zekatın sarf yerlerini belirlemiştir. Hz. Peygamber (s.a.s.) de toplanan zekattan kendisine pay verilmesini isteyen bir zata hitaben, "Yüce Allah, zekat (taksimi) hususunda ne bir peygamberin ne de başkasının hükmüne razı olmadı, onunla ilgili hükmü kendisi verdi ve onu sekiz sınıfa taksim etti. Eğer o sınıflardan isen sana hakkını veririm." şeklinde bir beyanda bulunmuştur (Ebû Dâvûd, Zekât, 23 [1630]).

Tdv Zekat (1)Bu itibarla, zekatın belirlenen sarf yerleri dışında başka yerlere verilmesi(cami, okul, köprü, yol, yurt gibi)  veya zekatın farklı amaçlar için kullanılması caiz görülmemektedir. Bu nedenle, zekatın camiye, Kuran kursuna veya hayır kurumlarına verilmesi uygun görülmemektedir. Zira zekatın sahih olabilmesi için malın sahibinin temlik yapması gerekmektedir. Bu da, zekatın yalnızca Kuran-ı Kerim'de belirtilen kimselere verilmesi gerektiği anlamına gelir.

EYT'liler dikkat! Maaşınız faiziyle geri istenebilir EYT'liler dikkat! Maaşınız faiziyle geri istenebilir

Bu nedenle zekat ve fitre gibi sadakaların geçerli olabilmesi için temlik şartı aranmaktadır. Temlik, mal varlığının veya mülkiyet hakkının başkasına devredilmesini ifade eder. Bu nedenle, özellikle Müslüman fakir ve ihtiyaç sahiplerinin hakkı olan zekat ve fitre sadakalarının, temlik edilerek zimmetten düşülmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, zekat ve fitre sadakalarının tüzel kişilere veya hayır kuruluşlarına verilmesi caiz görülmemektedir (el-Fetâva’l-Hindiyye, 1/188).