Genel kurulda konuşan Lütfü Küçük, sendikacılık anlayışlarını ve yeni dönem hedeflerini paylaşarak önemli mesajlar verdi.
Lütfü Küçük konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Göreve geldiğimiz günden bu yana sendikacılık adına pek çok faaliyette bulunduk. Sayısal anlamda önemli başarılara imza attık. Ancak bu başarılar bizim için yeterli mi? Kesinlikle hayır. Bu gayretimize yeni yönetimde de inşallah devam edeceğiz. Sendikacı olmak sessizlerin sesi, görmeyene göz, duymayana kulak, yürüyemeyene ayak, tutamayana el olmaktır. Bu sadece sendikacılığın değil, insan olmanın da gereğidir. Fiziki olarak ortaya koyduğumuz çalışmalardan daha kıymetli olan bir şey var o da gönüllerde ne kadar yer tuttuğumuzdur. Bir dava adamı olarak gönüllerde ne kadar yer tuttuğumuzu bizlerden ziyade etrafımızdaki insanlar belirleyecektir."
“Asıl Mesele İyi Bir İnsan Olmak"
Küçük, iyi insan olmanın önemine vurgu yaparak sevgi, sabır ve merhametin temel değerler olduğunu ifade etti:
“Şu ana kadarki tecrübelerimiz ve yaşadığımız gerçekler şunu göstermiştir ki başarılı insan olmak çok farklı şekillerde değerlendirilebilir .
İyi bir iş adamı , iyi bir siyasetçi, iyi bir usta, iyi bir demirci bunlar aynı zamanda iyi birer insan olunca çok daha kıymetli oluyor.
Asıl mesele iyi bir insan olmakta . İnsanın olduğu yerde sorun vardır olması da doğaldır.
İyi insan olmanın temeli sevgiye dayanıyor sevgi sahibi olanlar sabırlıdır, metanetlidir, merhametlidir. Karşıdaki insanı bir şekilde susturup, küstürüp kendi egoları için insanları kullanmaya çalışıp fedakarlık kavramından bi haber olmak insanlık değildir. Sürekli eleştirdiğimiz arkasından konuştuğumuz insanın dost olmasını bekleyemeyiz. Çünkü söz izli mermiye benzer. Hedefe Gönderdiğiniz de hedefin nerede olduğunu size gösterir ancak unutmamak gerekir ki hedefteki insan da merminin nereden geldiğini çok iyi görür.
İyi insanlar hiçbir şey görmemiş hiçbir şey anlamamış gibi davranabilir bunun sebebi ise karşıdaki kişi için belki düzelir belki hatasının farkına varır diye onu incitmez . Şunu bilmek gerekir ki gönülleri kırılmıştır.
Sevgimizi göstermek değer verdiğimizi hissettirmek çok önemli . Çünkü mevkiler makamlar nihayetinde hayat bile geçicidir. Önemli olan makamdan indikten sonra, hayattan göçükten sonra iyi insan olarak yâd edilebilmektir."
“Fikir Farklılıklarına Saygı Göstermek Erdemdir”
Konuşmasında makamların geçici olduğunu belirten Küçük, asıl olanın iyi bir insan olarak anılmak olduğunu vurguladı:
“Kişiler sizin yanınızda mutluysa, kendini güvende hissediyorsa insansınız demektir. Sebepsiz yere sizi arayıp sohbet etmek istiyorlarsa insansınız demektir. Herkese iyi gelen birileri mutlaka vardır ne kadar kişiye iyi geldiğiniz ise sizin insanlık seviyenizdir . Yanınızda bulunduğu sürece huzursuz ettiğiniz kişilerin sizi sevmesini beklemeyin. Dava adamı olarak aynı duyguları terennüm ettiğimiz ana davanın mensuplarının fikir ve davranış farklılıklarına saygı göstermek farklı düşünenleri anlamaya çalışmak katılmasak bile saygı göstermek erdemdir. Aşağılamak, karşıdakini yok saymak en kolay yoldur. Bizlere yakışan birbirimizi sevmek iyi dilekleri ve meziyetleri görmek toplum mutluluğunu artırmak olmalıdır. "
Konuşmasının sonunda katılımcılara teşekkür eden Küçük, şu ifadelerle sözlerini tamamladı:
“Bu salonda bulunan tüm katılımcılara sesleniyorum: Sizleri Allah için seviyorum, gönlümden geldiği için seviyorum. Buraya kadar gelip toyumuza katıldığınız için çok teşekkür ediyorum. Allah sizi var etsin. Allah’a emanet olun.”
