Gümüşhane Merkez ilçe sınırlarında yer alan, doğal güzelliğiyle çok sayıda vatandaşın uğrak noktası olan Çakırgöl, yalnızca manzarasıyla değil, efsaneleriyle de dikkat çekiyor. Sosyal medyada sıkça dile getirilen ve dilden dile aktarılan bu hikâyeler, gölün gizemini daha da artırıyor.
Anlatılara göre, vaktiyle Gümüşhane’nin Dumanlı Köyü sınırlarında, bugünkü Cami Boğazı mevkiinde halk huzur içinde yaşarken, bir gün gökyüzünü karartan, nefesinden ateşler saçan bir ejderha bölgeye musallat olur. Önce köyün hayvanlarını avlayan ejderha, ardından insanlara da saldırmaya başlar. Halk korku içinde ne yapacağını bilemez hale gelir.
Çaresiz kalan köylüler, büyük yiğit Hazreti Ali’den yardım dilemiş. Rivayete göre Hazreti Ali, atına binip dağların arasından yıldırım gibi gelmiş. Elinde Zülfikâr, kalbinde iman, ejderhaya meydan okumuş. Dağlar savaşın gürültüsüyle inlemiş, gökyüzü kıpkızıl kesilmiş. Ejderha kükremiş, Hazreti Ali ise korkmadan ejderhanın üzerine yürümüş.
Savaş günlerce sürmüş. Sonunda Hazreti Ali, kılıcını tüm gücüyle yere vurmuş. O anda yer yarılmış, oradan sular fışkırmaya başlamış. İşte böylece Çakırgöl oluşmuş. Ejderha, gölün içine doğru çekilmiş. Ama içine çekilirken son kez haykırmış: “Ali ismi dünyadan kalktığında, ben yeniden çıkacak ve Müslümanlara kötülük yapacağım!”
O günden sonra gölün suları bazen durup dururken dalgalanırmış. Halk göl kabardığında hemen, “Yetiş ya Ali!” diye haykırır, göl kısa süre içinde durgunlaşırmış.
Efsane burada bitmez. Anlatılır ki, Çakırgöl’ün eteklerinden zirveye doğru çıkıldığında tas biçiminde bir kaya bulunur. O kayanın içinde gizli bir sır vardır. Kim zirveye çıkıp kayanın içindeki suyu görürse, onun temiz kalpli, iyi bir insan olduğuna inanılır. Suyu göremeyenler ise “Demek ki daha çok iyilik yapmak gerekir” diye düşünür, kendilerini düzeltmeye çalışırlarmış.
Bir de rivayet odur ki, zirvedeki kayalarda Hazreti Ali’nin kılıcının izi vardır. O iz, gökyüzünden bakıldığında bile seçilir ve orada yaşanan büyük mücadelenin nişanesi olarak kalmıştır.
Böylece Çakırgöl sadece bir doğa harikası değil, aynı zamanda Gümüşhane’nin yüzyıllardır dilden dile aktarılan kutsal bir emaneti olmuştur. Bugün gölün yanına gidenler, hâlâ suların dalgalandığını görürse, kalplerinden “Yetiş ya Ali” diyerek dualarını ederler.
Kaynak:Gümüşkoza
