Altın fiyatlarında yaşanan hızlı yükseliş yatırımcıların dikkatini yeniden değerli metallere çevirdi. Gram altının Türk lirası karşılığının 6 bin liranın üzerine çıkması, gümüşün ise yatırımcısına yüzde 170’e varan kazanç sağlaması piyasalardaki hareketliliği artırdı. Finans Analisti İslam Memiş, katıldığı bir televizyon programında altın ve döviz piyasalarına ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunarak yatırımcılar için kritik uyarılar yaptı.

Son dönemde artan altın vurgunlarına dikkat çeken Memiş, vatandaşların riskleri yeterince ciddiye almadığını söyledi. Piyasada yaygın olarak kullanılan iki yöntemin son derece yanlış olduğuna vurgu yapan Memiş, bunlardan birinin güvene dayalı hesaplar üzerinden altın biriktirmek olduğunu belirtti. Bu yöntemin yüksek risk barındırdığını ifade eden Memiş, ikinci yöntemin ise açıkça bir tefecilik modeli olduğunu dile getirerek, “Alan da veren de suçlu. Burada mağduriyet yok” değerlendirmesinde bulundu.

Yatırımcıların birikimlerini koruyabilecekleri güvenli alternatiflere de değinen Memiş, kiralık kasa sistemlerini ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane Genel Müdürlüğü tarafından uygulanan altın sertifikası modelini hatırlattı. Bu yöntemlerin daha şeffaf ve güvenli olduğuna dikkat çekti.

Altın fiyatlarındaki sert yükselişi değerlendiren Memiş, 2025 yılı boyunca fiyatları yukarı taşıyan birçok faktör bulunduğunu söyledi. ABD–Çin ticaret savaşları, jeopolitik gerilimler, Fed’in faiz indirimleri ve küresel belirsizliklerin altını güçlü şekilde desteklediğini belirtti. 2025 yılı içerisinde ons altının yaklaşık yüzde 65, gram altının ise yüzde 100’e yakın getiri sağladığını ifade etti.

Yukarı yönlü trendin 2026 yılının ilk yarısına kadar devam edebileceğini belirten Memiş, “Mevcut ekonomik koşullarda 8 bin liralık gram altın seviyeleri sürpriz olmaz” dedi. Rusya–Ukrayna arasında olası bir ateşkes senaryosunda ons altının geri çekilebileceğini ifade eden Memiş, aşağıda 3.800 dolar, yukarıda ise 4.800 dolar seviyelerinin kritik eşikler olduğunu söyledi.

Altının uzun vadeli bir yatırım aracı olduğunu vurgulayan Memiş, “Artık 2030 yılına kadar fiyata değil, miktara bakmak gerekiyor” diyerek düzenli alım yapan yatırımcının kazanmaya devam edeceğini ifade etti. 2026’nın ikinci yarısı için ise temkinli olunması gerektiğini belirten Memiş, özellikle ev ve otomobil almak için altın biriktirenlerin 2026 Haziran sonrası dönemi dikkatle yönetmesi gerektiğini, bu süreçte yatay ya da düşüş eğilimli bir piyasa görülebileceğini söyledi.

Döviz piyasasına da değinen Memiş, doları bir yatırım aracı olarak görmediğini belirterek, Dolar/TL kurunda sert sıçramalar beklemediğini, kontrollü ve yavaş yükselişlerin mümkün olabileceğini ifade etti.

Muhabir: Haber Merkezi - SK