Rasûlullâh (sav) bir hadislerinde; “Haram nazar, nisyân verir” buyurmuşlardır.

Rasûlullâh (sav) bir hadislerinde; “Haram nazar, nisyân verir” buyurmuşlardır.

Asıl sâik bu olmasının yanı sıra, modern çağın insanının artık şimdilerde unutkan olması için o kadar çok sebebi var ki…

Bir de şu hakikat var ki, Rabbimiz dünyada iken Kitâb’ını, helâl-harâm hükümlerini unutanlara hitaben;“O (insan): Rabbim! Beni niçin kör olarak haşrettin? Oysa ben, hakikaten görür idim!, der.”

“(Allah) buyurur ki: İşte böyle. Çünkü sana âyetlerimiz geldi; ama sen onları unuttun. Bugün de aynı şekilde sen unutuluyorsun!” (Tâ-Hâ; 20/125,126) hükmüyle “nesyenmensiyyâ = unutulup gidenlerden olmak” tehdidiyle/uyarısıyla karşı karşıya bırakıyor bizleri…

Unutmak çok çeşitli şekillerde çıkıyor karşımıza…

Sadece manevi boyutuyla değil, maddi bir takım etkenler dolayısıyla da hep unutabiliyor insan…

Sonuçta, ünsiyet (kardeşlik bağları kurma) karakteriyle yaratılan insan, nisyan (unutkanlık özelliği) ile de mâlüldür aynı zamanda…

İnsan kimyasındaki B12 eksikliğinde; unutkanlık, sinirsel gerginlik, denge bozuklukları, uyuşma ve duyusal kusurlar gibi bulgular görülebiliyor sonuçta.

Gözündeki gözlüğü arayanlar mı? Elinde çay bardağıyla garsona ‘çayım gelmedi’ diye seslenenler mi?! Telefonun ucunda beklerken kimi aradığını unutanlar mı? Pek çoğumuzun dost sohbetlerinde gülerek paylaştığı unutkanlık anıları çoğunlukla masum olsa da, ciddi bir sağlık sorununa da işaret edebiliyor!

Evin yolunu bulamamak, çok yakın arkadaşının adını sık sık unutmak, kaybolma sorunu yaşamak, günlük bakım işlerini unutmak gibi sorunlar tehlikeye işaret ediyor demektir.

Unutkanlık, insanın fıtratından olup her insanda az/çok bulunmaktadır.Kendisine uyanlara rehberlik eden Kur’ân, tüm insanları iyilik yapmaya teşvik ederken kötülüklerden de sakındırmaya çalışmaktadır. Çünkü insan, tabiatı itibâriyle bazı zaâflardan ve kötülüklerden kendini koruyamayıp hataya düşebilmektedir.

Kur’an’da unutkanlığın sebepleri arasında; Allah (cc)’ı akıldan çıkarmak, şeytan ve hileleri, dünyaya meyletmek/dünyevileşmek, derinlemesine dünya hayatına dalıp âhireti unutmak, gaflette olmak, gurura/kibre kapılmak, mü’minlerle/Müslümanlarla alay etmek, mal ve evlat sevgisi, içki içmek… gibi başlıklar sıralanmaktadır.

Çare olarak ta; haramlardan sakınmak, yaratılış gayesinden sapmamak, kazanılan bilgileri tekrar ttmek, kibirden sakınmak, Allâh’ı zikretmek, helâllerle yetinmek, iyilik yapmak, haramlara ve hudutlara karşı dikkatli olmak, sırât-ı müstakîm üzere bulunmak, duâ etmek, hatırlama ve tekrar yapmak, çokça namaz kılmak, Kur’an okumak gibi sebepler sıralanabilir.

Günümüz yaşam şartlarında insanların unutkanlıkları bir hastalık derecesini almış, bu yüzden insanlar depresyonlara girmeye başlamıştır. Çünkü insanı çok fazla etken meşgul etmektedir ki insan bunların hiçbirisine yoğunlaşamayınca unutkanlık artmaktadır. Günümüz insan hayatının her alanında yer alan televizyon, bilgisayar, akıllı telefonlar, tabletler vb. birçok cihaz insanın beyin yapısını değiştirmekte, insanlarla iletişimini olumsuz etkilemektedir. Tüm bu karmaşadan kurtulmak için insanın Allah (cc)’la irtibatını hiçbir zaman kesmemesi bilakis daha da güçlendirmeye çalışması, şeytandan uzak durması, nefsine, gururuna, kibrine aldanmaması unutkanlığı önleme adına insan için en önemli tedavi yöntemleridir.

Bütün bunların yanı sıra, hayatımızı manipüle edenlerin bize sunduklarıyla verdikleri zararlar nedeniyle yaşadığımız unutkanlıklar, hastalıklar, geçmişte denendiğimiz korona illeti gibi insanlığı tehdit eden ihanet senaryoları bizi biz olmaktan çıkarıyor, başka dünyaların, başka uygarlık (!) ların, başka gezegenlerin varlıkları haline getirebiliyor.

Hülâsâ; unutkanlık asrında yaşıyoruz…

Yediklerimizden, içtiklerimizden, ilaçlardan, hastalıklardan, havadan sudan, teknolojik imkânların ürettiği stresten (sonuçta her güzelin bir kusurlu yanı var), günahlara meyletmekten ve gözlerimizin dört bir yana bakarken daldığı günah kirlerinden olsa gerek, unutuyoruz.

Allah aslımızı, neslimizi, kimliğimizi, kişiliğimizi, ahlâk ve mâneviyat örgümüzü, dinimizi ve Kitâb’ımızı unutmaktan ve yevm-i kıyâmette unutulanlardan olmaktan muhafaza eylesin.

Şeref İŞLEYEN