Erzincan’da kadın dayanışmasının ve üretkenliğinin hayat bulduğu örnek bir başarı hikâyesi, TRT1 ekranlarında izleyiciyle buluştu. Erzincan Valiliği’nin desteğiyle faaliyetlerini sürdüren kadın kooperatifleri, yalnızca ekonomik alanda değil, toplumsal yaşamda da her geçen gün daha güçlü bir etki oluşturuyor. Bu kapsamda Erzincan’da faaliyet gösteren Hünerli Eller Kadın Kooperatifi’nin çalışmaları, TRT1’de yayınlanan “Hayallerinin Peşinde” programında geniş yer buldu.
El emeği ve göz nuru ürünleriyle yerel kalkınmaya katkı sunan Hünerli Eller Kadın Kooperatifi, aynı zamanda Erzincan kültürüne ait birçok gastronomik değeri günümüze taşıyor. Erzincan ile özdeşleşmiş geleneksel yemekler, kadınların emeğiyle yeniden hayat bulurken, kooperatif çalışmaları hem üretime hem de kültürel mirasın korunmasına önemli katkı sağlıyor. Programda kooperatifin bu yönü izleyicilerden de tam not aldı.

Programda konuşan Erzincan Valisi Doç. Dr. Hamza Aydoğdu, Anadolu kadınının üretkenliğine ve azmine dikkat çekti. Aydoğdu, “Anadolu’nun her yerinde kadınlar çok ciddi anlamda üretimler yapıyor. Bunun görünür olabilmesi için birlikte, ortak ve kollektif şuurla teknolojinin bütün imkânlarını kullanmak gerekiyor. Teknolojiyi doğru kullandığınızda, nitelikli ve standartlara uygun ürünlerle görünürlük çok hızlı sağlanabiliyor” dedi. Kadın kooperatiflerinin çoğaltılmasının önemine vurgu yapan Aydoğdu, kadınların bir araya geldiğinde ortaya koydukları başarı hikâyelerinin son derece etkileyici olduğunu ifade etti.

Vali Aydoğdu, teknolojinin ilerlemesiyle birlikte insanların yerel değerlere olan ilgisinin arttığını belirterek, “Artık şark köşelerini Londra’ya, İstanbul’a, Tokyo’ya taşıyabiliyoruz. Çünkü teknoloji geliştikçe insanın geçmişine ve kültürüne olan özlemi artıyor. Erzincan’da kurduğumuz kadın kooperatiflerinde hanımefendiler yerel ürünlerimizi üretiyor, sergiliyor ve sunuyor. Bu potansiyeli yerel dinamiklerle harekete geçirmek gerekiyor. Daha nitelikli ve profesyonel yapılarla buluşturulduğunda, kadınların önünde kimse duramaz” şeklinde konuştu.

Kooperatif Başkanı Safure Atasoy ise programda yaptığı konuşmada, amaçlarının sadece ekonomik büyüme olmadığını vurguladı. Atasoy, “Benim amacım bir şirket kurup kendimi büyütmek değildi. İnsanlara dokunmak istiyorum. Kültürümüzü yaşatarak, Erzincan’a ait yemeklerimizle, örf ve adetlerimizle büyüdük. Kesme kadayıf, etli yaprak sarması, tulum peyniri bizim hafızamızda hep vardı. Biz bu değerlerle büyüdük ve onları yaşatmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
TRT1 ekranlarında izleyiciyle buluşan bu hikâye, Erzincanlı kadınların kolektif bilinçle ve emekle nasıl güçlü bir başarıya imza attığını bir kez daha gözler önüne sererken, kadın kooperatiflerinin yerel kalkınmadaki rolünü de güçlü biçimde ortaya koydu.




